🐢 Yaşar Nuri Öztürk Öldükten Sonra Dirilme
AZc1J. 1. Elif, Lâm, Râ. İşte sana o Kitap’ın ve açık anlatımlı Kur’an’ın ayetleri. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 2. O küfre batmış olanlar zaman zaman, keşke Müslüman olsaydılar diye derin bir özlem duyarlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 3. Bırak onları yesinler, nimetlenip zevk etsinler ve sonu gelmez arzu kendilerini oyalasın. Ama yakında bilecekler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 4. Biz hiçbir yurt ve medeniyeti, belirlenmiş bir yazgısı olmaksızın ortadan kaldırmadık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 5. Hiçbir ümmet kendisi için belirlenen sürenin ne önüne geçebilir ne de o süreyi geriletebilir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 6. Şöyle haykırdılar "Hey! Kendisine o zikir/Kur’an indirilen! Sen gerçekten tam bir delisin." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 7. "Hadi getirsene bize o melekleri, eğer doğru sözlülerdensen!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 8. Biz o melekleri ancak ve ancak hak üzere, hak bir yolla indiririz. Ve o zaman inkârcılara göz açtırılmaz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 9. Hiç kuşkusuz, o zikiri/Kur’an’ı biz indirdik, biz; her hal ve şartta onu muhakkak koruyacak olan da biziz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 10. Yemin olsun ki, senden öncekilerin o ilk kümeleri içine de nebiler gönderdik biz! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 11. Onlara bir Tanrı elçisi gelir gelmez, onunla mutlaka alay ederlerdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 12. Biz ona, günaha batmışların gönüllerinde böyle bir yol veririz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 13. Ona inanmazlar. Oysaki, öncekilerin yol ve yöntemleri gözlerinin önünden geçmiştir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 14. Üzerlerine gökten bir kapı açsak da oradan yükseliyor olsalardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 15. Kesinlikle şöyle diyeceklerdi "Bizim gözlerimiz döndürüldü, bakışlarımız sarhoş edildi. Belki de biz büyüye çarptırılmış bir toplumuz." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 16. Yemin olsun, biz gökte burçlar oluşturduk ve onu/onları, seyredenler için süsledik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 17. Ve onu/onları, her kovulup taşlanmış şeytandan koruduk. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 18. Ancak kulak hırsızlığı eden olur; onun peşine de parlak bir ateş alevi düşer. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 19. Yeri yayıp döşedik, ona kuvvetli dağlar diktik ve içinde ölçülü/ahenkli her şeyden bitirdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 20. Orada sizin için ve rızıklandırıcısı siz olmadığınız kimse için geçimlikler yarattık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 21. Hiçbir şey yoktur ki, hazineleri bizim yanımızda olmasın. Ama biz onu ancak belirli bir ölçüde/bir kaderle indiririz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 22. Rüzgârları dölleyiciler olarak gönderdik; gökten bir su indirdik de onunla sizi suvardık. Onun depolayıcıları siz değilsiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 23. Biziz, elbette biziz o hayat vermekte olan, o öldürmekte olan. Ve biziz sonunda mirasçı kalan. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 24. Yemin olsun, sizin önden gidenlerinizi bilmişizdir; yemin olsun, geriye kalanları da bilmişizdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 25. Hiç kuşkusuz, Rabbindir, evet O’dur onları haşredecek olan. Hakîmdir O, Alîm’dir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 26. Yemin olsun, biz insanı; kuru çamurdan, değişken, cıvık bir balçıktan yarattık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 27. Cini/İblis’i de daha önce kavurucu ateşten yaratmıştık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 28. Hatırla o zamanı ki Rabbin meleklere, "Ben, kupkuru bir çamurdan, değişken, cıvık balçıktan bir insan yaratacağım." demişti. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 29. "Onu, amaçlanan düzgünlüğe ulaştırıp öz ruhumdan içine üflediğim zaman, önünde hemen secdeye kapanın." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 30. Meleklerin tümü, toplu halde secde ettiler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 31. İblis müstesna. O, secde edenlerle beraber olmaya karşı çıktı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 32. Allah dedi "Ey İblis! Sana ne oluyor da secde edenlerle beraber olmuyorsun?" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 33. Dedi "Kuru bir çamurdan, değişken, cıvık bir balçıktan yarattığın bir insana secde etmek için var olmadım." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 34. Buyurdu "Öyleyse çık oradan, çünkü kovuldun." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 35. "Din gününe kadar üzerinde lanet var." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 36. Dedi "Rabbim, onların diriltileceği güne kadar bana süre ver." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 37. Buyurdu "Hadi, süre verilenlerdensin." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 38. "Bilinen vaktin gününe kadar..." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 39. Dedi "Rabbim! Beni azdırmana yemin ederim ki, yeryüzünde onlar için mutlaka süslemeler yapacağım ve onların tümünü kesinlikle azdıracağım." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 40. "İçlerinden riyaya sapmamış, samimi kulların müstesna." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 41. Buyurdu "İşte bana varan dosdoğru yol budur." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 42. "Benim kullarım aleyhine senin elinde hiçbir güç/kanıt olmayacak. Azgınların seni izleyenleri müstesna." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 43. Cehennem onların tümünün şaşmaz buluşma yeridir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 44. Yedi kapısı vardır onun. Her kapıya onlardan bir bölük ayrılmıştır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 45. Sakınılması gereken şeylerden sakınanlar ise cennetlerde pınarlar içindedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 46. "Güvene kavuşmuş olarak selamla girin oraya." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 47. Göğüslerindeki düşmanlığı çekip almışızdır. Köşkler/divanlar üzerinde karşı karşıya oturan kardeşler olmuşlardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 48. Orada kendilerine zahmet/yorgunluk dokunmaz. Oradan çıkarılmazlar da. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 49. Haber ver kullarıma Hiç kuşkusuz benim, evet benim, Gafûr ve Rahîm. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 50. Ama acıklı azabın ta kendisidir benim azabım. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 51. Onlara İbrahim’in misafirlerinden bahset. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 52. Hani onun yanına girmişlerdi de "Selam!" demişlerdi. O da "Biz sizden korkuyoruz." diye konuşmuştu. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 53. "Korkma! Biz sana bilgin bir oğlan müjdeliyoruz." dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 54. Dedi "İhtiyarlık yakama yapıştıktan sonra mı bana müjde veriyorsunuz! Neye dayanarak müjde veriyorsunuz?" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 55. Dediler "Hakk’a dayanarak müjdeledik sana, sakın ümitsizliğe düşenlerden olma." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 56. Dedi "Sapıtmışlardan başka kim ümit keser Rabbin rahmetinden!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 57. "Amacınız nedir ey elçiler?" diye sordu. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 58. Dediler "Biz günahkâr bir topluluğa gönderildik." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 59. "Yalnız Lût’un ailesi suçlu değildir. Biz onların hepsini kurtaracağız." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 60. "Lût’un karısı hariç. O günahkârlarla geriye kalacaktır. Öyle takdir ettik." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 61. Elçiler Lût ailesine geldiklerinde, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 62. Lût "Siz tanınmayan kimlersiniz." dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 63. Dediler "Gerçek şu ki biz, günahkârların, hakkında kuşku edip durdukları şeyi sana getirdik." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 64. "Sana gerçeği getirdik. Biz, özü, sözü doğru olanlarız." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 65. "Gecenin bir yerinde aileni yola çıkar. Sen de arkalarından onları izle. Hiçbiriniz geri dönüp bakmasın. Emredildiğiniz yere kadar gidin." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 66. Ona şu emri bir hüküm olarak ilettik Şunlar, kökleri kesilmiş olarak sabahlayacaklardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 67. Şehir halkı, elçileri duymanın sevinci içinde geldi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 68. Lût dedi "Bunlar benim konuklarımdır, aman beni utandırmayın!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 69. "Allah’tan korkun, beni rezil etmeyin." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 70. Dediler "Seni el âlemin işiyle uğraşmaktan men etmemiş miydik?" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 71. Lût dedi "Eğer bir şey yapacaksanız, işte kızlarım!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 72. Senin ömrüne yemin olsun ki onlar, kendi sersemlikleri içinde bocalıyorlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 73. Nihayet o korkunç titreşimli ses, onları güneş doğarken yakaladı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 74. O kentin üstünü altına getirdik/üst düzeydekileri alt düzeye indirdik. Ve üzerlerine pişmiş çamurdan taşlar yağdırdık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 75. Hiç kuşkusuz, bunda, işaretlerden anlam çıkaranlar için ibretler vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 76. O kentin izleri/işaretleri, hâlâ işleyen bir yol üzerindedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 77. İnananlar için bunda elbette bir ibret vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 78. Eyke halkı da gerçekten zalim insanlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 79. Onlardan intikam aldık. Her ikisi önde, belirgin bir biçimde durmaktadır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 80. Yemin olsun, Hicr halkı da gönderilen elçileri yalanladı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 81. Ayetlerimizi onlara verdik ama onlardan yüz çeviriyorlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 82. Dağlardan güvenli güvenli evler yontuyorlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 83. Korkunç titreşimli ses onları da sabaha girecekleri sırada yakaladı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 84. Kazanıp durdukları şeylerin kendilerine hiçbir yararı olmadı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 85. Biz gökleri, yeri ve bunların arasındakileri hak olarak yarattık. O saat elbette gelecektir. Şimdi sen, uzanan elleri tut, güzel davran. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 86. Kuşkusuz senin Rabbin, evet o, Hallâk’tır, hiç durmadan yaratır; en iyi şekilde bilir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 87. Yemin olsun ki, biz sana ikişerlerden/ikililerden/iç içe kıvrımlar halindeki çift mânalılardan yedi taneyi ve şu büyük Kur’an’ı verdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 88. Sakın, onlardan bazı çiftlere verdiğimiz nimet ve zevklere gözlerini dikme. Onlar için tasalanma da. Müminler için kanadını indir sen! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 89. Ve de ki "Ben, evet ben, apaçık konuşan bir uyarıcıyım!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 90. Aynı şekilde, o bölücülere/yemin edip duranlara da beyyineler indirmiştik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 91. Onlar ki Kur’an’ı parça parça/bölük bölük/falcılık aracı yaptılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 92. Rabbine yemin olsun ki, biz onları toplu halde sorgu suale çekeceğiz/hepsinden mutlaka hesap soracağız; Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 93. Yapıp ettiklerinden... Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 94. Emrolunduğun şeyi, kafalarını çatlatırcasına tebliğ et; şirke bulaşmışlara aldırma. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 95. Alay edip eğlenenlere karşı biz sana yeteriz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 96. Allah ile beraber başka tanrılar benimseyenler yakında bilecekler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 97. Yemin olsun ki, onların söyledikleri yüzünden senin göğsünün daraldığını biliyoruz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 98. Şimdi sen, Rabbine hamd ile tespih et ve secde edenlerden ol! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 99. Sana şaşmaz ve kesin bilgi gelinceye kadar Rabbine ibadet et! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
GündemYaşar Nuri Öztürk hakkında şoke eden karikatür!Ünlü İlahiyatçı Yaşar Nuri Öztürk, dün doğum gününde hayatını kaybetti. Misvak Mizah Dergisi'nin yaptığı Yaşar Nuri Öztürk karikatürü sosyal medyada olay - 1145 Son Güncellenme - 1200 Güncelleme - 1200Uzun süredir kanser tedavisi gören ünlü ilahiyatçı Yaşar Nuri Öztürk, dün hayatını kaybetti. Öztürk'ün ölümünün ardından Misvak dergisi skandal bir karikatüre imza Yaşar Nuri Öztürk'ün ölüm haberininin üzerinden bir kaç saat sonra yayımladığı karikatürle ünlü ilahiyatçıyı hedef o skandal karikatür
Oluşturulma Tarihi Haziran 22, 2020 1043İlahiyatçı yazar Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk ölüm yıl dönümünde anılıyor. Doğum gününde, 71 yaşında hayatını kaybeden eski milletvekili ve ilahiyatçı Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk, uzun süredir kanser hastalığı ile mücadele etmişti. Peki, Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk kimdir, ne zaman öldü?Türk İslam felsefesi profesörü, gazeteci, yazar, avukat, televizyon programcısı, siyasetçi ve İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi kurucu dekanı Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk, Bayburtlu bir anne ile Sürmeneli bir babanın çocuğu olarak 5 Şubat 1951 tarihinde Bayburt'ta doğdu. Trabzon'un Sürmene ilçesinin Fındıcak köyünde Çaykara'da bulunan Niyazoğlu sülalesindendir. İlk eğitimini babasından Kur'an okuyarak aldı ve dokuz yaşında hâfız oldu. On yıllık klâsik medrese eğitiminden sonra İstanbul Üniversitesi'nde hukuk ve ilahiyat tahsilini tamamladı. 12 yıl imamlık ve vaizlik yaptıktan sonra üniversiteye tekrar dönerek 1980 yılında "İslâm Felsefesi" konulu doktorasını tamamladı ve 1986 yılında aynı dalda doçent oldu. Orta Doğu, Balkanlar, Avrupa ve Afrika ülkeleri, ABD, Güney Kore ve Japonya'da kendi alanı ile ilgili akademik araştırmalar yapan Öztürk, ayrıca Fransa'da Grenoble Üniversitesinde çalıştı. New York'ta "İslâm Düşüncesi ve Çağdaş Sûfî Düşünce" dersleri Dergisi’nin gerçekleştirdiği 20. Yüzyılın En Önemli Kişileri’ anketinin En Önemli Bilim Adamları ve Islahatçılar’ The Most Important Scientists and Healers listesinde, dünya kamuoyunca belirlenmiş yüz ismin ilk onu arasında yer Arapça, Farsça, İngilizce ve Fransızca dillerinde çeşitli çalışmaları bulunan Yaşar Nuri Öztürk, 1978 ve 1982'de "Türkiye Millî Kültür Vakfı" ödülünü Dr. Yaşar Nuri Öztürk HayatıYurt dışında ve yurt içinde pek çok yerde İslâm dininin zihniyeti, insan ve insan hakları konularında konferanslar verdi. Türkiye'de Kur'ân-ı Kerîm'in Özüne Dönüş Hareketi'nin öncüsü olan Yaşar Nuri Öztürk aynı zamanda da, Türk üniversitelerinde öğretim üyesi ve dekan olarak 26 yıl görevde bulundu. ABD-New York'ta The Theological Seminary of Barrytown bir yıl misafir profesör olarak “İslâm Düşüncesi” dersleri okuttu. Aynı süre içinde The World Scripture’ın İslâm bölümünün hazırlanışında görev aldı. Büyük çoğunluğu İslâmiyet hakkında seksene yakın kitabı vardır. Özellikle onun "Kur’an’daki İslâm" adlı ansiklopedi vasfındaki kitabı, Yaşar Nuri Öztürk tarafından çoğu konferansında telkin yıllarında ilkokulu dışarıdan bitirerek Trabzon İmam Hatip Lisesi’ne girdi, İmam hatipten 1968’de birincilikle mezun oldu ve İstanbul’a geldi. İstanbul Üniversitesi'nde İlahiyat ve hukuk sonrası asistanlığın yanı sıra avukatlık stajını sürdürdü. Bir yandan da Son Havadis, Tercüman gibi gazetelerde yazılar yazdı. 1980’de İslam felsefesi dalında doktorasını verdi. Ardından Milltown’da lisansüstü düzeyinde İslam felsefesi dersleri verdi. 1987’de Türkiye’ye döndü ve o günlerde TRT’de Asaf Demirbaş’ın sunduğu bir dini programa çıktı. Böylece akademik çevrelerdeki tanınırlığı ülke geneline ve 1982’de “Türkiye Millî Kültür Vakfı” ödülünü kazandı. Çalışmaları Türkçe, Arapça, Farsça, İngilizce ve Fransızca dillerinde yılında İstanbul Üniversitesi’nde İlahiyat Fakültesi kuruldu. 1993’te fakülteye kurucu dekan olarak yılları arasında İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi dekanlığını yaptı.[ Yaşamı boyunca çeşitli üniversitelerde öğretim üyesi ve dekan olarak 26 yıl görev tercümesi Elmalılı M. Hamdi Yazır tarafından yapılan Kur'an'ın, yorum katılmamış, İkinci Türkçe çevirisini yayınlamıştır. 1993 - 2011 yılları arasında üç yüzü aşkın baskı yapan bu çeviri[10], “Türkiye Cumhuriyeti Tarihinin En Çok Baskı Yapan Kitabı ve Kur'an-ı Kerim meali” yıllarda Hürriyet gazetesinde yazıları yayımlandı. Yurt gazetesinde ve son olarak da Aydınlık’ta yazdı. Aydınlık gazetesinde 26 Kasım 2015’te başladığı yazılarını 23 Haziran 2016’ya kadar sürdürdü. Farklı kanallarda televizyon programlarında Kur’an yorumları yaptı. 14 Şubat 2013 tarihinde TRT sanatçısı Nazlı Kanaat ile İstanbul İli'nin Beykoz ilçesine bağlı Paşabahçe semtinde ikamet Dr. Yaşar Nuri Öztürk Ölümü2011 yılından beri mide kanseri ile mücadele eden Yaşar Nuri Öztürk, 22 Haziran 2016 Çarşamba günü İstanbul'daki evinde hayatını kaybetti. Cenaze namazı Üsküdar Şakirin Camii'nde kılınan Öztürk, Kanlıca Mezarlığı'na defnedilmiştir.
Yeni Aki yazarı Abdurrahman Dilipak, hayatını kaybeden ilahıyatçı Yaşar Nuri Öztürk için, "Onun hali, geride bıraktıkları için ibret dersi Nuri’nin gittiği yere gitmek isteyecekler için yol belli. Onu sırtında cehenmme taşıyanlara sormak gerek" dedi. Dilipak’ın Yeni Akit’te “Bir Deist ölmüş diyeler” başlığıyla bugün yayımlanan yazısı şöyle İnna lillah ve inna ileyhu raciun. Yaşar Nuri’nin ölüm haberi geldiğinde, üzüldüm. Nasıl bilirsiniz derseniz, Hafızdı, ilahiyat profesörü idi. Dekan da oldu. CHP’li idi. Sonra Halkın Yükselişi Partisi’ni kurdu. Genel başkanı oldu. Deist olarak öldü. Trabzon Sürmeneli. Hafızdı. Medrese eğitimi yanında modern eğitim de aldı. 12 yıl imam ve vaiz olarak çalıştı. İslam felsefesi alanında uzmanlaştı. Arapça, Farsça, İngilizce ve Fransızca biliyordu. Bir ara “Kur’an’daki İslam” çıkışı ile popüler oldu. Arkası arkasına eserler verdi. O gün o kitapları alıp dağıtanlar, Yaşar Nuri’ye destek verenler, bugün onun akıbetinden ders alması gerekir. Yaşar Nuri’ye batı da destek verdi. Müslümanların atomize edilmesi politikacısının bir parçası haline geldi bir ara. Adeta “Paralel bir din”in misyoneri oldu. Ama kibri ve ihtirasları buna engel oldu. Dünyaya nizam vermeye kalkarken ailesini dağıttı ve Müslüman camiadan uzaklaştı. O dönem askerlerin, Mason localarının, seküler çevrelerin gözbebeği oldu. Sonunda kendi ifadesine göre Deist olarak öldü. Ölmeden önce yaptığı son röportajlarından birinde “oyum Vatan Partisi’ne” diyordu. Gülen’i eleştirirken de, dinlerarası diyalog yerine Deizmi öneriyor. “Marx da Deisttir” Yaşar Nuri’ye göre, “Allah’a inanıp bu dincilerin yaşadıklarına bulaşmamak, insanlığın geleceği bakımından çok önemlidir; işte Deizm budur. Deistler, dinciliğin bütün kötülüklerine, rezilliklerine rağmen Allah’a inançlarını koruyan samimi mümin insanlardır. Tarihin en namuslu, en ahlaklı, en üretken adamlarıdır.” Dinciler ona göre “Talancı, katliamcı ve yalancıdır”. Ona göre Atatürk de Deisttir, “Tüm aydınlanmacı filozoflar Voltaire’den Kant’a ve Marks’a kadar hepsi Deisttir.” Bu konuda kendine yöneltilen bir soruya verdiği cevap şöyledir ”Gayet tabii. Atatürk de Deisttir. Hem namuslu hem de Allah’a imanı olan adam başka bir yere gidemez.… dinci tasalluttan kurtulmanın sosyolojik ve hukuki çaresi laiklik, felsefi çaresi ise Deizmdir.” Peki, Deizm nedir “Deizm veya Yaradancılık, mantık ve doğal dünyaya dair gözlemlerin kaynağını oluşturduğu; dinsel bilgiye dolaysız biçimde sadece akıl yoluyla ulaşılabileceği ilkesini esas alan, bu sebeple vahiy ve esine dayalı tüm dinleri reddeden tek Tanrı inancıdır.” WikipediaDeus/Teus “Tanrı” demek. “Ateist derken de “Tanrıtanımaz” demiş oluyoruz. Yani Deistler, sadece Peygamber ve mukaddes kitap değil, “Allah” inancına sahip değildir. “Gizemli bir güç” olarak bir değere inanıyorlar. Masonların “Evrenin yüce mimarı” gibi bir şey. Deistlerde “Tanrı” inancı sözkonusudur, “Allah” değil. Yaşar Nuri Müslümanlara demediğini bırakmıyor. Sanki Müslümanlara kızmış Deist olmuş gibi, ama bir yandan da kendi görüşlerini isbat için Kur’an-ı Kerim’den alıntılar yapıyor. Bu aklı karışık adam öldü. Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk’ün, yeni kitabı “Tanrı’dan başka insanüstü tanımayan inanç DEİZM’’ isimli kitabı ile kendi tercihini açık bir şekilde ortaya koydu. O Mustafa Kemal’le, Marks’la, Volter’le aynı inanca sahip. Deizm “İslam”la aynı şey değil. Tarsus Amerikan Koleji mezunu gazeteci Ayşe Özgün şimdi çok üzgün olsa gerek, ama ona sormak gerek ne olacağını. Çünkü onu cehenneme sırtında taşıyanlar arasında o da vardı. Cenazesine katılanları gördük. CHP, Vatan Partisi, Halkın Yükselişi Partisi üyeleri. Birileri çıkıp cenaze namazı kıldırılırken, “nasıl bilirsiniz” diye sorduğunda “Deist olarak bilirdik” deseydi, acaba ne olurdu? Deistlerin arkasından ne denir bilmiyorum. “Toprağı bol olsun” desek birileri kızar mı yoksa? Güven Erkaya’ya dediğimde, aile kızmıştı da! Onun hali, geride bıraktıkları için ibret dersi olsun. Bir de birbirimize şahid tutulacağımız gün göreceğiz kim kimdir? Kim kimi seviyorsa, onunla haşrolacak. Yaşar Nuri’nin gittiği yere gitmek isteyecekler için yol belli. Onun gittiği yerden Allah’a sığınanlar için de. Doğduğu gün öldü. Ramazan’da ve toprağa bir cuma günü verildi. İnna lillah ve inna ileyhi raciun. Rabbım bize hakkı hak, batılı batıl göster, hak’da toplanmamızı nasib eyle. Bizi nimet verdiklerinin yoluna ilet, gazaba uğrayanların değil. Amin Selâm ve dua ile.
yaşar nuri öztürk öldükten sonra dirilme